Anarşist yazar John Zerzan İstanbul ve İzmir'de uygarlık karşıtı sunumlar yaptı Cumhuriyet 28.10.2004
'Modernite korkunç bir şey'
Uygarlığın insanlığa getirdiği dayatmaları özgürleşmenin önündeki en büyük engel olarak gören anaşist yazar Zerzan'a göre köktendinci terörün yükselmesinin nedeni modernite. İnsanların moderniteye tepki vermek için köktendinciliğe yöneldiğini savunan Zerzan'a göre 11 Eylül'ü ABD yönetimi yapmadı, ama yapılmasına göz yumdu.
'Modernite korkunç bir şey'
Uygarlığın insanlığa getirdiği dayatmaları özgürleşmenin önündeki en büyük engel olarak gören anaşist yazar Zerzan'a göre köktendinci terörün yükselmesinin nedeni modernite. İnsanların moderniteye tepki vermek için köktendinciliğe yöneldiğini savunan Zerzan'a göre 11 Eylül'ü ABD yönetimi yapmadı, ama yapılmasına göz yumdu.
İnsanlığın, tarıma geçmesiyle birlikte milyonlarca yıl süren özgür hayatının son bulduğunu savunan uygarlık karşıtı anarşist yazar John Zerzan , İzmir ve İstanbul'daki çeşitli etkinliklere katılmak üzere Kaos Yayınları'nın davetlisi olarak Türkiye'ye geldi. 2 Kasım'a kadar İstanbul'da kalacak olan Zerzan'la çeşitli eklemelerle tekrar basılan ''Gelecekteki İlkel'' adlı kitabı, anarşizm ve içinde yer aldığı 68 hareketi üzerine konuştuk.
- İçinde yer aldığınız 68 hareketinin artıları eksileri nelerdi? Bugün böyle bir patlama tekrar yaşanabilir mi?
ZERZAN: Hareketin iki önemli eksiği vardı. Birincisi çok az anarşist vardı. İkincisi ise kadın hareketinin çok geç başlamasıydı. Yine de dünyanın pek çok ülkesinde pek çok şeyi değiştirmeyi başardık. 60'lı yılları romantize etmek istemiyorum. Ama bu hareket, toplumda bir şeylerin değiştirilebileceğini gösterdi. Son dönemde Seatle'da başlayan Cenova'da devam eden küreselleşme karşıtı hareket, 60'lardaki gibi yeni bir şeyler yaratabilirdi. Ancak 11 Eylül saldırısının ardından her şey askıya alındı. Fakat yeni yeni hareketlenmeler yine var.
- 11 Eylül saldırısıyla ilgili çok teori üretildi. Sizin teoriniz nedir?
ZERZAN: Köktendinci terör her yerde yükseliyor. Modernite korkunç bir şey olmaya başladı. İnsanlar ona bir tepki vermek istiyorlar. Bence 11 Eylül'ü ABD yönetimi yapmadı, ama yapılmasına göz yumdu.
- Bir anarşist olarak ABD'de yaklaşan seçimler hakkında ne düşünüyorsunuz?
ZERZAN: Temsili yönetime inanmıyorum ve yanlış buluyorum. Bu anarşizmi tanımlayan temel ilkelerden biri. Pek çok ülkede seçimlere katılım hızla düşüyor. İnsanların çoğu mevcut sistemin kendi oylarını ve desteklerini hak etmediğini düşünüyorlar. Seçimlerin, manipülasyon tatbikatına dönüştüğünü görmek için anarşist olmak da gerekmiyor.
Soldan kopuş
- ABD ve Türkiye'deki anarşist hareketi karşılaştırır mısınız?
Zerzan: Türkiye'de uygarlık karşıtı eleştiriye ilgi duyan anarşistlerin olması ilginç geldi. ABD'de de Türkiye'de de uygarlık karşıtlığıyla ilgilenmeyen gelenekçi klasik anarşistler de var. Bizde de sizde de klasik anarşistler solla birlikte hareket ediyor ve bunda bir sakınca görmüyorlar. Uygarlık karşıtı anarşistler, solu mevcut sistemin bir parçası olarak gördükleri için solla kesin bir kopuş yaşıyorlar. Bugün yepyeni düşünceler, vizyonlar yaratma noktasındayız. Solla birlikte sürüklenmeyi doğru bulmuyorum.
- Uygarlık karşıtı kitap ve makalelerinizle tanınıyorsunuz. Siz uygarlığı nereye kadar reddebiliyor sunuz?
ZERZAN: Bu, günlük yaşamdaki köklü bir değimi gerektiriyor. Toplumdaki temel kurumlar değişmediği sürece kişisel tercihler sınırlı kalıyor. Asıl tartışılması gereken konu, uygarlığın insanlığa getirdiği temel dayatmaların nasıl tersyüz edilebileceği, onlardan nasıl kurtulabileceğimiz. Topluma birtakım katkılarda bulunmam gerekecekse uygarlıktan yararlanmak zorunda kalıyorum. Burada çok açık bir çelişki var. Ancak internet gibi bazı iletişim araçlarını kullanmamaya karar verirsek biz dezavantajlı duruma geçeriz.
- İnsanların milyonlarca yıl özgür ve mutlu yaşadığını söylüyorsunuz. O zaman insan neden uygarlaştı?
ZERZAN: En kafa karıştırıcı sorulardan biri de bu. Antropologlar, arkeologlar bu sorunun yanıtını arıyor. Toplumun pek çok kesimi bu değişime esir düştü, bunu bir türlü geri çeviremiyoruz. Geçmişteki değişim konusunda çok emin değiliz. Ancak bu geçişin istekli ve gönüllü bir şekilde olmadığını düşünüyorum. Arkeologların ve antropologların bulguları da bu yönde.
'Tarım biçimi değişmek zorunda'
- Tarımın, özgür hayatı ortadan kaldırdığını savunuyorsunuz. O zaman bugünkü tarımın yerine neyi koyacağız?
ZERZAN: Türümüz, bitkiler ve insanlar üzerinde ilk denetim sağlamaya başladığında bir mantık da doğdu: " Daha fazla kontrol, daha fazla denetim, daha fazla sömürgeleştirme." Bugünkü tarım biçiminden önce de tarım vardı. Bitkiler kendiliğinden yetişiyordu ve insanlar da bunlarla besleniyordu. Günümüzde de böyle bir yaşam tarzıyla ilişki kuran topluluklar var. Şimdi bu denemeler laboratuvar çalışmaları düzeyinde ve yeterli değil. Gelecekte daha rasyonel bir hale gelecek. Tarım biçiminin değişmesi, küreselleşmiş mono kültürü tersine çevirmenin de bir gerekliliği.
ÖZLEM GÜVEMLİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder