
Anarşinin veya anarşist fikirlerin çoğu reddi, anarşinin mükemmelliğin gerekliliği temelinde işlemesi inancından gelmektedir. Bir diğer deyişle, insanlar anarşiyi reddediyor çünkü onlar anarşinin “ütopya” olduğuna inanıyor.
Bir fark varsa, anarşi bir anti-ütopyadır. O ütopyanın anti-tezidir. Şu an Platon’un Devlet’inde ana hatlarını çizdiği mükemmel toplum hayaliyle yaşıyoruz. Şu an içinde yaşadığımız toplum mükemmel bir toplum değildir, fakat bizler her zaman hem bireyler olarak hem de bir toplum olarak mükemmellik için uğraşırız. Her zaman insanlar olarak bizi mükemmelleştirmesi için yaratılmış olan yeni teknolojiler vardır: kozmetik cerrahlık, yaşamı uzatan ilaçlar, genetik terapi, etc. Ve her zaman demokrasi –çoğunluk tarafından işetilen mükemmel bir toplum ideolojisi- adlı bu direği yeniden yaratmakla veya tamir etmekle uğraşırız. Bir kere Türkiye’de beş yılda bir, bizler devletimizin daha da iyileşmesi için birilerini başa getiriyoruz. Her hangi bir ütopyayı reddediyorsak, bu mükemmellik içinde yaşayan (ve çöken) bir deneyimden başka bir şey olmayan Amerika olmalıdır.
Mükemmellik bir mükemmel imajı olduğu anlamına da gelir. Mükemmel olmak için verilen mücadele kopyalanmış insanların mono kültürü için mücadele etmekten daha fazlası değildir. Mükemmellikte, bireyselliğin ve isteklerin, ihtiyaçların, arzuların ve hayallerin çeşitliliği için hiçbir yer yoktur. Öyle görünüyor ki, dünya hem kültürel hem e ekolojik olarak monotonlaştıkça toplum mükemmel olma amacına daha da yaklaşıyor.
Anarşinin toplum için hiçbir platformu veya görüşü yoktur. Uğruna çabalanacak hiçbir ideal yoktur; mükemmelin hiçbir vizyonu yoktur. Anarşistler olarak, bizler hiçbir şeyin doğanın bile mükemmel olmadığının farkındayız. Ve bu bağrımıza bastığımız kusurlardır, çünkü bu dışsal bir ideal için uğraşmanın zıttıdır. Kusur çeşitlilik ve güzellik demektir. Ne gibi bir yaşama öncülük ettiğimizin farkındayız, bizler mükemmel olmayacağız; ne tip bir topluluk yaratacağımız sorun olmayacaktır, çünkü mükemmel olmayacaktır. Hem mükemmel hem de mükemmel olmayan bir toplumda, problemler –küçük veya büyük ölçekli- ortaya çıkacaktır. Mükemmel bir toplumda, bu problemlere aynı idealle hitap edilmektedir; fakat, kusurlu bir toplumda gerçekten oldukları gibi üstesinden gelinebilir: her problem farklı bir çözümü gerektirdiği için farklıdır.
Birileri mükemmellik için uğraşıyorsa, birini hakiki ve gerçek bir insan – kusurlu bir dünyada kusurlu bir hayvan - olmaktan çok çok uzaklaştırır.
Bizler mükemmel bir dünya istemiyoruz– bizler gerçek ve özgür bir dünya istiyoruz– mükemmelliğin var olmadığı gerçeğini kabul etmiş insanlar tarafından zaman zaman tekrar tekrar farkına varılmış bir dünya istiyoruz. Bizler deneyimleme özgürlüğümüzün olduğu ve kusurlarımızı ve kendi kendimizi kucaklayacağımız bir dünya istiyoruz.
Anarşi özgürlük anlamına gelir, ve o mükemmellik idealinden özgür olabileceğimiz sadece mükemmel olmayan bir dünyadır!
www.wildresistance.org
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder