“Je laisse à Gavarni, /poète des cholroses” C. Baudelaiere
“Gavarni’ni köpek tasması gibi sürter/malaryalı azmış-azmamış o-zanlar”

Bir şairimiz [ K.Celâl Gözütok],”zambaklar bodler bodlemez/gidiyorum sağır bir balığın peşinden” diyor...
Ama ne dersek diyelim, zambaktan yapılmış giyotinler, çokça doldurmuştur tarih'in ve iftira'nın “şer”(!) çiçek sepetini...
Yetişkin bir yaşta olmasına karşın Bodler”in “üvey baba korkusuyla” özannesine yazdığı mektuplar, şiirlerinden çok daha fazla ilgi uyandırır...
Mektupların kâr etmediğini gören Bodler’in -ki o sıralar, bu dünyaya vedaına da ramak kalmıştır- eve dönüşü daha da hazindir :Tren istayonunda mefluç bir halde,sürüne sürüne bulur evinin yolunu...Annesi istasyona gelmemiştir,başını yaslayabileceği anne merhametinden yoksundur...
Donkişot Paradox’unu bilmeyen yok gibidir: "Şanzo Pança, bir adanın sahibi ve yöneticisidir...Bu adaya gelenler her ne olursa olsun doğruyu söyledikleri müddetçe asılmaktan kurtulurlar...Yalan söyleyenler asılırlar...Ama adaya bir gün bir adam gelir: “ben bu adaya asılmak için geldim” der! Şanzo şimdi ne yapmalı?"
Berber paradoxuna hiç girmeyelim isterseniz...
A.Lincoln, şimdiye kadar okuduğu en iyi kitabın annesi olduğunu söyler!
Ve öldürülmeden bir hafta önce hemen ekler “hiçbir tehlike olmadığını düşünmek,çok tehlikelidir”
Sonrası bildiğiniz gibi: bir tiyatro çıkışı,-ö l d ü r ü l ü r, üstelik annesini göremeden !
Efraim Soğaç
1 yorum:
ne bu la
Yorum Gönder