19 Ağustos 2021

barbarın çöpü olmaz, çöp uygarlıkta olur, mehmet işten

                                  

 

Bir yere uygarlığın gelip gelmediğini etrafta çöp olup olmadığına bakarak anlayabilirsiniz. Çöp varsa uygarlık gelmiştir. Oysa lafa gelince “uygar” temizdir, “hijyen”e önem verir, sağlıklı yaşamak için bir dünya para harcar. Bugüne kadar doğada kendinde yaşayan bir barbarın çöp ürettiği görülmemiştir.

 

İnsanlık tarihinin çok uzun bir döneminde toplum yoktu, topluluklar halinde yaşanıyordu, dolayısıyla çöp üreten şehirler yoktu. Tabii ben ‘topluluk’ deyince, kendine yeterlikli oluş deyince akıllarda ne canlanıyor bilemiyorum. Bu, günübirlik doğa turlarında sırt çantanızdan kola çıkarıp içtiğiniz, sigarayı paketinin çöpünü attığınız bir şehir kaçamağı değildir.

 

Çöpü asıl yaratan “üretim”dir. Üretim yoksa çöp de olmaz. Şehirlerin nasıl oluştuğunu anlatacak değilim, merak eden açıp okusun. İnsanların büyük nüfuslar hâlinde yaşadığı şehirler kapitalizm için hem üretim aşamasında hem de üretileni satma sürecinde büyük avantajlar yaratıyordu. Şehirlerin varlığı büyük ölçekli üretimi zorunlu kılar. Şehirler toplu tüketimin tapınaklarıdır. Küçük kümeler halinde dağınık yaşasaydık ve herkesin ihtiyaçları aynılaştırılmasa üretim mümkün olmazdı.

Üretimin mantığı ürünün maliyetinin hesaplanmasına ve kâr zarar hesabına dayanır. Bir malın imalinden tüketiciye ulaştırılmasına kadarki sürecin tüm harcamaları maliyettir, bu toplam harcamanın üzerine mühim bir kâr payı eklenerek malın fiyatı belirlenir. Bu aşamadan sonraki oluşan hiçbir dolaylı harcama ürün maliyetine dolayısıyla satışa yansımaz. Çöp budur işte. Dolaylı harcamalardır. Örneğin bağımlılık yapıcı şekerlemelerin, tatlıların, fast-foot ürünlerin vb… yol açtığı hastalıklar, obezite ve bunların yarattığı sağlık harcamaları da üreticinin üstlenmediği kısımda kalır. Çöp de bunlardandır, çöpün doğaya ve insan sağlığına verdiği zararları üstlenmek bize bırakılmıştır.

 

Barbarın atık malzemesi doğanın kendi malzemesinden olur, dolayısıyla o bir çöp değildir. Hatta barbarın yaşamında her şeyin çıktısı başka bir şeyin girdisine dönüşür. Hiçbir şey israf edilmez. Göçebelerden oluşan 1000 kişilik bir topluluk bir yerden başka bir yere göçtüğünde ardında şehirli bir aile kadar bile çöp bırakmaz.

 

Çöp bir görüntü kirliliği meselesi olmaktan çok doğa gibi mükemmel bir geri dönüştürme aracı için sorun olan türden şeylerdir. Bu tarz bir atığın ortaya çıkarılması için organik maddenin inorganik maddeye dönüşmesini sağlayan yoğun teknoloji gerekir. Dünyanın her tarafında kendine yeterlikli topluluklar olsaydı onların ortaya çıkardığı atıklar yine doğanın kendi malzemesinden olacağından doğa için bu bir sorun olmazdı.

 

Fakat üretimi hem zorunlu hem mümkün kılan şartlar oluşunca (şehirleri kastediyorum) ve üretimi geliştirmek için sürekli geliştirilen yoğun teknolojilerle elde edilen ürünler giderek organik maddelerden inorganik maddelere yani doğanın hazmetmesinin ya mümkün olmadığı ya da çok uzun sürelerde mümkün olduğu çöpler oluştu.


 



Ezcümle, barbarın çöpü olmaz, çöp uygarlıkta olur!

 

 

Hiç yorum yok: